Son zamanlarda, finans dünyasında dikkat çekici bir görüş geniş çapta tartışmalara yol açıyor: Bitcoin, "yüksek riskli varlık" etiketinden yavaş yavaş kurtuluyor ve daha olgun bir varlık sınıfına doğru evriliyor. Bu görüş, dünya çapında tanınmış varlık yönetim şirketi Fidelity'nin Fidelity Dijital Varlık departmanından geliyor.
12 Eylül 2023'te, Fidelity Digital Assets sosyal medyada kısa ama derin anlamlar taşıyan bir gözlem yayınladı: Bitcoin ile 10 yıllık ABD Hazine tahvili getirileri arasındaki korelasyon değişiyor, bu da Bitcoin'in yüksek riskli varlıkların ötesine geçen yeni bir aşamaya girdiğini gösterebilir. Fidelity'nin 7.2 trilyon dolara kadar varlık yönettiği göz önüne alındığında, bu değerlendirme kuşkusuz oldukça önemli ve etkili.
Fidelity'nin bu görüşünü derinlemesine anlamak için önce varlık korelasyonu kavramını anlamamız gerekiyor. Kısacası, varlık korelasyonu farklı varlıkların fiyat hareketleri arasındaki etkileşim ilişkisini yansıtır. Geleneksel görüş, Bitcoin'in yüksek riskli varlık kategorisine girdiğini ve fiyat hareketinin genellikle hisse senetleri gibi riskli varlıklarla uyumlu olduğunu, ABD tahvilleri gibi güvenli varlıklarla ise ters bir hareket sergilediğini belirtmektedir.
Ancak, Fidelity'nin son gözlemleri, bu geleneksel algının kırıldığını göstermektedir. Veriler, Bitcoin ile 10 yıllık ABD Hazine tahvili getirisi arasındaki 60 günlük kaydırmalı korelasyonun kaydedilen en düşük seviyeye düştüğünü göstermektedir. Bu fenomen, Bitcoin'in fiyat hareketlerinin daha yüksek bir bağımsızlık sergilediğini ve artık geleneksel riskli varlıkların izini sürmediğini göstermektedir.
Bu değişim, Bitcoin'in yüksek riskli bir yeni varlık olarak görüldüğü bir aşamadan daha olgun, bağımsız bir varlık sınıfına doğru geçiş yaptığını gösterebilir. Bu dönüşüm, yalnızca yatırımcıların Bitcoin hakkındaki görüşlerini değiştirmekle kalmayıp, aynı zamanda tüm kripto para piyasası ve hatta küresel varlık dağılımı üzerinde derin etkiler yaratabilir.
Bitcoin ve geleneksel finansal varlıklar arasındaki ilişkinin yeniden tanımlanmasıyla birlikte, yatırımcıların yatırım stratejilerini ve risk yönetim yöntemlerini yeniden değerlendirmeleri gerekebilir. Aynı zamanda, bu durum Bitcoin'in kurumsal portföylerde daha önemli bir rol oynaması için olasılıklar yaratmaktadır.
Buna rağmen, kripto para piyasasının hala yüksek dalgalanma gösterdiğini ve düzenleyici ortamın sürekli değiştiğini de unutmamalıyız. Bu nedenle, yatırımcıların Bitcoin'i portföylerine dahil etmeyi düşünürken dikkatli olmaları ve kapsamlı bir risk değerlendirmesi yapmaları gerekmektedir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
9 Likes
Reward
9
4
Repost
Share
Comment
0/400
AltcoinHunter
· 8h ago
Hemen övmeye başlamayın, 17 yılının dersini unutmayın... Yoksa yine kırılacak.
Son zamanlarda, finans dünyasında dikkat çekici bir görüş geniş çapta tartışmalara yol açıyor: Bitcoin, "yüksek riskli varlık" etiketinden yavaş yavaş kurtuluyor ve daha olgun bir varlık sınıfına doğru evriliyor. Bu görüş, dünya çapında tanınmış varlık yönetim şirketi Fidelity'nin Fidelity Dijital Varlık departmanından geliyor.
12 Eylül 2023'te, Fidelity Digital Assets sosyal medyada kısa ama derin anlamlar taşıyan bir gözlem yayınladı: Bitcoin ile 10 yıllık ABD Hazine tahvili getirileri arasındaki korelasyon değişiyor, bu da Bitcoin'in yüksek riskli varlıkların ötesine geçen yeni bir aşamaya girdiğini gösterebilir. Fidelity'nin 7.2 trilyon dolara kadar varlık yönettiği göz önüne alındığında, bu değerlendirme kuşkusuz oldukça önemli ve etkili.
Fidelity'nin bu görüşünü derinlemesine anlamak için önce varlık korelasyonu kavramını anlamamız gerekiyor. Kısacası, varlık korelasyonu farklı varlıkların fiyat hareketleri arasındaki etkileşim ilişkisini yansıtır. Geleneksel görüş, Bitcoin'in yüksek riskli varlık kategorisine girdiğini ve fiyat hareketinin genellikle hisse senetleri gibi riskli varlıklarla uyumlu olduğunu, ABD tahvilleri gibi güvenli varlıklarla ise ters bir hareket sergilediğini belirtmektedir.
Ancak, Fidelity'nin son gözlemleri, bu geleneksel algının kırıldığını göstermektedir. Veriler, Bitcoin ile 10 yıllık ABD Hazine tahvili getirisi arasındaki 60 günlük kaydırmalı korelasyonun kaydedilen en düşük seviyeye düştüğünü göstermektedir. Bu fenomen, Bitcoin'in fiyat hareketlerinin daha yüksek bir bağımsızlık sergilediğini ve artık geleneksel riskli varlıkların izini sürmediğini göstermektedir.
Bu değişim, Bitcoin'in yüksek riskli bir yeni varlık olarak görüldüğü bir aşamadan daha olgun, bağımsız bir varlık sınıfına doğru geçiş yaptığını gösterebilir. Bu dönüşüm, yalnızca yatırımcıların Bitcoin hakkındaki görüşlerini değiştirmekle kalmayıp, aynı zamanda tüm kripto para piyasası ve hatta küresel varlık dağılımı üzerinde derin etkiler yaratabilir.
Bitcoin ve geleneksel finansal varlıklar arasındaki ilişkinin yeniden tanımlanmasıyla birlikte, yatırımcıların yatırım stratejilerini ve risk yönetim yöntemlerini yeniden değerlendirmeleri gerekebilir. Aynı zamanda, bu durum Bitcoin'in kurumsal portföylerde daha önemli bir rol oynaması için olasılıklar yaratmaktadır.
Buna rağmen, kripto para piyasasının hala yüksek dalgalanma gösterdiğini ve düzenleyici ortamın sürekli değiştiğini de unutmamalıyız. Bu nedenle, yatırımcıların Bitcoin'i portföylerine dahil etmeyi düşünürken dikkatli olmaları ve kapsamlı bir risk değerlendirmesi yapmaları gerekmektedir.