Maple Finance: Kurumsal Sermaye Döneminin on-chain Varlık Yönetimi

Kurumsal yatırımcıların kripto para piyasasına giderek daha fazla girmesiyle, geleneksel finans standartlarına uygun varlık yönetim çözümlerine olan talep artmaktadır. Maple Finance, bu boşluğu doldurarak, on-chain varlık yönetim platformu olarak konumunu güçlendirmiştir.

Maple'in yaptığı sadece borç verenleri ve borç alanları bağlamak değil. Aynı zamanda borçlular üzerinde yapılandırılmış bir değerlendirme yapar ve teminatları stratejik bir şekilde yönetir, böylece geleneksel bir varlık yönetimi şirketi gibi çalışır. Son zamanlarda, Maple ürün yelpazesini de genişletti ve pasif bir varlık olan Bitcoin'i gelir getiren bir varlığa dönüştüren bir Bitcoin gelir ürünü piyasaya sürdü.

Kurumsal yatırımcıların kripto alanına giderek daha fazla girmesiyle, Maple Finance gibi iyi hazırlanmış varlık yönetim platformlarının erken dönem kurumsal ilişkileri kurması bekleniyor - bu avantaj uzun vadeli piyasa liderliğine dönüşebilir.

1. Kripto pazarının varlık yönetimine olan talebi

Geleneksel finans alanında, büyük varlıkları olan yatırımcılar genellikle aracılık hizmetleri sunan şirketlere profesyonel varlık yönetimi hizmetleri için bağımlıdır - bu yaygın bir stratejidir. Ancak başka bir durumu düşünelim: Diyelim ki siz bir şirketin CEO'susunuz ve büyük miktarda Bitcoin pozisyonu aldınız. Bu varlıkları nasıl etkili bir şekilde yönetirsiniz?

Başlangıçta, staking veya doğrudan borç verme gibi seçenekler uygulanabilir görünüyordu. Ancak pratikte, büyük ölçekli kripto varlıkları yönetmek karmaşık ve hataya açık bir süreçtir. Genellikle uzman kişiler ve sağlam operasyon kontrolü gerektirir. İnsanlar, geleneksel finansmana benzer şekilde profesyonel varlık yönetimini düşünmeye yönelebilir. Ancak burada başka bir zorluk vardır: kripto piyasasında, yapılandırılmış ve güvenilir varlık yönetim kurumları son derece nadirdir.

Bu boşluk, kripto varlık yönetimi için belirgin bir fırsat sunuyor. Geleneksel finans alanında kanıtlanmış modellerin dijital varlıklara uygulanması, büyük bir piyasa potansiyelini açığa çıkarabilir. Kurumsal katılımın kripto alandaki derinleşmesiyle birlikte, profesyonel ve yapılandırılmış varlık yönetimine olan talep hayati önem taşıyor.

Kurumsal katılımın kripto alanına hız kazanmasıyla birlikte, bu talep giderek daha belirgin hale geliyor. 2020'den itibaren bir şirketin büyük ölçekli Bitcoin alımı, bunun önemli bir örneğidir. 2024'te ABD ve Hong Kong'un spot Bitcoin ETF'sini onaylamasının ardından bu ivme daha da güçlendi.

Bu nedenle, bir zamanlar perakende yatırımcılar tarafından yönetilen bir pazar sınırlarına yaklaşmaktadır. Mevcut ortam, kurumsal ihtiyaçlara özel profesyonel varlık yönetimi çözümleri gerektirmektedir.

Maple Finance, bu ihtiyacı karşılamak için kurulmuştur. 2019 yılında kurulan Maple, geleneksel finans uzmanlığını blockchain altyapısıyla birleştirerek, lider on-chain varlık yönetimi sağlayıcısı olarak konumunu sağlam bir şekilde tesis etmiştir.

2. On-chain Varlık Yönetimi: Maple Finance

Maple Finance'ın yapısı sade ve anlaşılır. Kredi temelli on-chain borçlanmayı kolaylaştırarak fon sağlayıcıları (LP) ile kurumsal borç alanları birbirine bağlar.

Bu, önemli bir sorunu gündeme getiriyor: Geleneksel finansal sistemde, varlık yönetimi genellikle müşterilerin varlık portföylerini hisse senetlerine, tahvillere, gayrimenkul ve diğer araçlara dağıtarak riskleri yönetmek ve değer uzun vadeli büyüme sağlamakla ilgilidir.

Bu bağlamda, bir borç verme aracılığı platformu gerçekten bir varlık yönetim şirketi olarak mı değerlendirilebilir?

Maple Finance'in gerçek işleyişini inceledikten sonra, cevap daha net hale geliyor. Bu platform, basit kredi aracılığını aşan profesyonel varlık yönetim uygulamaları benimsemiştir. Kurumsal borçlular üzerinde kapsamlı bir kredi değerlendirmesi yapar ve fon tahsisi ile kredi şartları konusunda stratejik kararlar alır.

Kredi süreci boyunca, Maple ayrıca aktif bir fon yönetimi gerçekleştirmekte ve teminat kalitesi teminati ve yeniden borç verme gibi mekanizmaları kullanmaktadır. Bu işletim modeli açıkça temel kredi aracılığının ötesine geçmekte ve modern varlık yönetim şirketlerinin işlevlerine daha yakın bir hale gelmektedir.

3. Maple Finance'in temel katılımcıları ve işletim mekanizması

Maple Finance, yalnızca bir borç verme aracından ziyade, on-chain varlık yönetim kuruluşu olarak faaliyet gösterebilir. Bu, açık katılımcı yapısı ve sistematik operasyon çerçevesinden kaynaklanmaktadır. Maple'ın ürünleri, üç ana katılımcı rolü etrafında inşa edilmiştir:

1. Borç verenler (Lenders): Fon sağlayan
2. Borç Alanlar (Borrowers): Kurumsal düzeyde borç alanlar
3. Token Sahipleri: Yönetime katılır ve protokol gelir dağılımı alırlar.

Bu yapı, geleneksel finansal sistemde mevcut olan güvence mekanizmalarını yansıtmaktadır. Bankaların kurumsal kredi faaliyetlerinde, mevduat sahipleri fon sağlar, şirket kredi talep eder, iç kredi ekibi ise finansal sağlık durumunu değerlendirir. Hissedarlar ise kurumun yönelimine etki eden yönetim kararlarına katılır.

Maple Finance'ın çalışma şekli benzerdir. Bir borçlu kredi başvurusunda bulunduğunda, Maple'ın kredi ekibi teminat oranı ve varlık kalitesine göre şartları belirler. Kredi verenler fon sağlar, bu işlev tasarruf sahiplerine benzerken, token sahipleri de hissedar benzeri bir yönetişim rolü üstlenir ve protokol düzeyinde kararlara katılır.

Somut bir örneği düşünün. Ana piyasa yapıcı, piyasa dalgalanmaları arttığında ticaret pozisyonunu genişletmek için 10 milyon dolara ihtiyaç duyar. Ancak, geleneksel bankalar kripto para alanına olan güvenin sınırlı olduğunu belirterek bu talebi reddetmiştir - bu da piyasa yapıcıların ihtiyaç duyduğu fonlara erişimini engellemektedir.

Maple Finance'in iç borç verme ve danışmanlık departmanı, yüksek getirili kurumsal ürünler (High-Yield Corporate Product) aracılığıyla bu açığı kapatıyor. Bu departmanın performansını tanıyan nitelikli yatırımcılar, borç verme havuzuna 10 milyon USDC yatırdı.

Piyasa yapıcısı kredi başvurusunda bulunduğunda, ilgili bölüm kapsamlı bir kredi değerlendirmesi yapacak, şirketin mali durumu, operasyon geçmişi ve risk durumunu inceleyecektir. Değerlendirmeden sonra, Ethereum teminatı karşılığında %12.5 faiz oranıyla 10 milyon USDC tutarında bir kredi onaylandı.

Kredi uygulandıktan sonra, gelir dağılımı başlar. Piyasa yapıcıları aylık faizi öder, bu bölümün %12'si yönetim ücreti olarak saklanır. Kalan faiz nitelikli yatırımcılara dağıtılır.

Burada, Maple'in farklılaşması net bir şekilde görülüyor. Temel kredi aracılığının ötesine geçerek, teminatları aktif bir şekilde yönetiyor - bu, ikinci kredi verme ve teminat staking'i yoluyla sermaye verimliliğini artırmayı içeriyor. Bazı durumlarda, Maple, geleneksel teminatlar yerine ana şirketin kurumsal garantisine dayanarak krediler oluşturuyor.

Aslında, Maple'in sunduğu hizmetler geleneksel finans kurumlarıyla karşılaştırılabilir. Sadece kredi verenler ve borç alanlar arasında bağlantı kurmanın ötesinde, aktif olarak fonları yönetiyor. Bu yaklaşım, Maple'i yalnızca başka bir DeFi borç verme platformu değil, aynı zamanda güvenilir bir kurumsal varlık yönetimi şirketi olarak konumlandırıyor.

4. Maple Finance'ın temel ürünleri

4.1. Maple Kurumsal

Maple Finance, çeşitli ve yapılandırılmış ürün portföyü sunarak meşru bir on-chain varlık yönetim kuruluşu olarak konumunu sağlamlaştırmıştır. Ürünleri esasen iki ana kategoriye ayrılmaktadır: borç verme ürünleri ve varlık yönetim ürünleri; her kategori, farklı risk toleransları ve getiri hedefleri olan yatırımcılarla eşleşmeyi amaçlamaktadır.

Birinci tür - kredi ürünleri - Maple'ın mavi çip (Blue Chip) ve yüksek getirili (High Yield) ürünlerini içerir. Mavi çip ürün serisi, sermaye korunmasına önem veren muhafazakar yatırımcılar için özel olarak tasarlanmıştır. Sadece Bitcoin ve Ethereum gibi olgun varlıkları teminat olarak kabul eder ve sıkı risk yönetimi uygulamalarına uyar.

Buna karşılık, yüksek getirili ürünler daha yüksek getiri arayan ve daha büyük risk almaya istekli yatırımcılara yöneliktir. Temel stratejileri, yalnızca teminat tutmak yerine, ek gelir elde etmek için aşırı teminatlı varlıkları aktif bir şekilde yönetmeyi içerir - bunu staking veya ikincil borç verme yoluyla yaparak.

Maple Finance'in ikinci ürün kategorisi - varlık yönetimi - BTC getirisi (BTC Yield) ürününden başlamıştır. Bu ürün, yılın başlarında piyasaya sürüldü ve kurumların Bitcoin'e olan artan talebine yanıt verdi. Değer önerisi oldukça basit: Kurumlar, Bitcoin'i pasif olarak tutmak zorunda kalmadan BTC yatırabilir ve mevcut varlıklarından faiz kazanabilirler.

Bu doğal olarak bir soruyu gündeme getiriyor: Eğer kurumlar doğrudan Bitcoin satın alabilir ve tutabilirlerse, neden kendileri yönetmesin? Cevap, pratik kısıtlamalarda yatıyor - esas olarak güvenli bir şekilde gelir elde etme teknolojik altyapısının veya operasyonel uzmanlığının eksikliği.

Maple Finance'in Bitcoin getiri ürünleri, bir DAO tarafından sağlanan çift staking (dual staking) kullanmaktadır. Bu modelde, kurumlar Bitcoin'lerini güvenli bir şekilde kurumsal düzeyde bir saklama kuruluşunda saklar ve varlıklarını belirli bir süre boyunca kullanmamaya taahhüt ederek staking getirisi elde ederler. Kısacası, kurumlar varlıklarını güvenli bir şekilde kilitler ve getiri elde eder.

Ancak, gerçek işlem süreci göründüğünden daha karmaşık. "Bitcoin ile kazanç sağlama" basit görünümünün arkasında, bir dizi teknik ve işlem adımı var - saklama kuruluşlarıyla sözleşme düzenlemeleri, staking'e katılım, staking ödüllerinin nakde dönüştürülmesi. Her adım uzmanlık gerektiriyor ve çoğu kurum içinde bu bilgiye sahip değil.

Bu, geleneksel finansal sistemde tanıdık bir modeli yansıtıyor. Şirketler varlıkları doğrudan yönetebilse de, genellikle bu işi verimli ve güvenli bir şekilde tamamlamak için uzman varlık yönetim şirketlerine güvenirler. Kripto alanında ise bu tür uzmanlıklara olan ihtiyaç daha büyük - teknik karmaşıklık, düzenleyici denetim, güvenlik ve risk yönetimi gibi ek boyutlar göz önüne alındığında.

Bitcoin gelir ürünlerinden başlayarak, Maple Finance daha geniş bir varlık yönetimi ürünlerine genişlemeyi planlıyor. Bu strateji, kurumsal yatırımcılar ile kripto piyasası arasındaki uçurumu kapatmak için kritik öneme sahip olup, uzun zamandır karşılanmamış bir talebi ele alıyor.

Kapsamlı, profesyonel yönetim hizmetleri sunarak, Maple kurumların dijital varlıklardan istikrarlı getiriler elde etmelerini sağlıyor - ana iş odaklarından sapmalarına gerek kalmadan.

4.2 syrupUSDC

Şu ana kadar tartışılan ürünler esasen nitelikli yatırımcılara yönelik olup, genel perakende katılımcıların erişimini kısıtlamaktadır. Bu sorunu çözmek için Maple Finance, Maple'ın mevcut kredi altyapısı ve borçlu ağı üzerine inşa edilen, perakende yatırımcılara yönelik syrupUSDC ve syrupUSDT'yi tanıttı.

syrupUSDC aracılığıyla toplanan fonlar, Maple’in mavi çip ve yüksek getirili havuzlarından gelen kurumsal borçlulara kredi olarak verilecektir. Bu borçlular, diğer Maple ürünleriyle aynı kredi değerlendirme sürecine tabi tutulmaktadır. Bu kredilerden elde edilen faiz, doğrudan syrupUSDC tasarruf sahiplerine dağıtılmaktadır.

Maple'in kurumsal ürünlerine benzer bir yapı olmasına rağmen, syrup havuzu bağımsız bir şekilde yönetilmektedir. Bu tasarım, kurumsal ürünlerin operasyonel titizliğini korurken, perakende kullanıcıların erişim engelini azaltmakta - yapı istikrarını zedelemeden erişilebilirliği artırmaktadır.

Her ne kadar getiri oranı kurumsal katılımcılara sunulan seviyenin biraz altında olsa da, Maple, uzun vadeli katılımı artırmak için "Drips" ödül sistemini tanıttı. Drips, her dört saatte bir puan biçiminde bileşik faiz hesaplayarak ek token ödülleri sunar. Her sezonun sonunda, puanlar token'a dönüştürülebilir. Bu teşvik mekanizması ve aktif fon toplama stratejisi sayesinde, Maple Finance yaklaşık 1.9 milyar USDC ve USDT çekmiştir.

Sonuç olarak, syrupUSDC/USDT, kurumsal düzeydeki ürünleri perakende yatırımcılara genişleterek erişilebilirliği ve yapılandırılmış ödül mekanizmasını bir araya getiriyor. Drips'i entegre ederek Maple, Web3 katılım dinamiklerine derin bir anlayış sergiliyor ve sürekli katılımı teşvik eden ve mali disiplini koruyan bir model sunuyor.

5. Maple Finance'ın Ana Farklılaştırıcı Avantajları

Maple Finance'ın temel farklılaştırıcı avantajı, tamamen on-chain kurum düzeyindeki sistemin uygulanmasıdır. Maple yalnızca algoritmik borç verme protokollerine dayanmaz, aynı zamanda on-chain altyapıyı insan uzmanlığı ile birleştirerek, kurum standartlarına uygun bir ortam yaratır.

5.1. Geleneksel finans uzmanları tarafından geliştirilen hizmet

Bu ayrım, Maple'ın ekip yapısından kaynaklanmaktadır. Birçok on-chain finans platformu, geleneksel finans geçmişine sahip profesyonellerden yoksundur. Bu tür bir deneyim kesinlikle gerekli olmasa da, kurumsal yatırımcıların ihtiyaçları ve risk beklentileri hakkında derin bir anlayış olmadan gerçek anlamda kurumsal düzeyde hizmet sunmak zordur.

Bu, Maple'in öne çıkan yönüdür. Ekibi, geleneksel finans ve kredi değerlendirmesi konusunda on yıllık deneyime sahip profesyonellerden oluşmaktadır. Uzmanlıkları sayesinde